REZONANS YASASI: KİMSEYLE TESADÜFEN KARŞILAŞMAZSIN.
- ceylinazgokcelikk
- 12 Eyl
- 3 dakikada okunur

Hiç düşündünüz mü; neden hep aynı olayları yaşıyorum, neden hep benzer insanlar giriyor hayatıma? Aslında bunun bir açıklaması var “ REZONANS YASASI” .
Modern psikolojinin önde gelen isimlerinden olan Carl Jung demiş ki “ Başkalarında bizi rahatsız eden her şey, kendimizi daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.”
Carl Jung’a göre tesadüf diye bir şey yoktu. Bu yasa, rezonans yasası, evrende ki her şeyin titreştiğini ve frekansa sahip olduğunu söyler. Karşılaşmalar bireyleşme, gerçek benliğe dönüşümün parçasıdır.
Bunu kendi yaşadığım bir süreçten ve sürecin sonunda da olsa ulaştığım farkındalıktan bahsederek anlatacağım. Yıllar yılı hayatıma giren her insan, ilişki veya arkadaşlık, her seferinde bana güvensizliği öğretiyor gibiydi. Bir ilişkimde 8 (sekiz) defa aldatıldım, yakın arkadaşım olarak gördüğüm insanlar sürekli beni farklı yollara çekiyor ve değersiz hissettiriyordu. Hep arkadaşlarımı önceliğim yapmıştım. O dönem en yakın arkadaşım kimse (dönem dönem değişti ve birçok kez) her aradıklarında, üzüntü ve mutluluklarında kendimi umursamadan koşarak yanlarına gittim. Karşılığında ne aldım? O sıralar koca bir hiç diye düşünüyordum. Defalarca aynı karakter yapılı insanlarla karşılaştıysanız ve ilişkilerinizde hep aynı problemi yaşıyorsanız kendinize şu soruyu sormalısınız “ Bu kişi bana kendimle ilgili neyi gösteriyor?” Kendimizi daha net görmeye başladığımızda etrafımızdakiler de yeni bir anlam kazanır. Ayrılıklar bile bir sebebe dayanır. Bir ilişkiniz bittiyse belki 1 ay belki 4 senelik bile olsa aslında sorun aramanıza ve üzerine derinlemesine düşünmenize gerek yok. Aslında öğrenmen gerekeni öğrendin ve artık yoluna devam etme zamanı. İnciten o ilişki, kendine daha dürüst yaklaşman için bir itişti. Sınırlarını çizmen, kendine saygı göstermen, yön değiştirmen için. Spora gittiğimizde her seferinde ağırlıklarımız arttırıyoruz kaslarımızın gelişebilmesi için. Acıtsa da gelişmek için devam ediyoruz. İşte yaşadığımız olaylara da böyle bakmamız gerekiyor. Bu bir yolculuk ve hayatımıza giren her insanla tanışmamızın, yaşadıklarımızın bir sebebi var. Eğer öğrenmemiz gereken dersi öğrenemediysek aynı olayları döngü şeklinde yaşamaya devam ederiz. Frekansımız değişmez. Başka bir taraftan, eğer öğrenirsek ve içimize dönüp kendimizi keşfetmeye başlarsak frekansımızda değişir ve kendi frekansımızda olan insanlarla tanışırız.
Yakın zaman olarak adlandırabileceğim olay şuydu; biri vardı ama ilişkimiz yoktu, sadece iyi anlaşıyor ve zaman geçiriyorduk fakat bu durum beni kırıyordu. 9 ay boyunca beni sevmesi için çabaladım ve 7/24 kafamın içinde onu düşündüm. Takıntı haline getirmiştim, onsuz devam edemeyeceğimi düşünüyordum. Ona hiç söylemediğim ve aylar boyu gizlediğim duyguların bitmesi için çabaladım. Spor, iş vesaire genel olarak birini unutmanın yolu olarak hangi yazılar yazılıp biçildiyse oradakileri yaptım. Bu süreç hiçbir işe yaramadı ve o yazıların tamamen bir PALAVRA olduğunu düşündüm çünkü dönüp dolaşıp yine onu aklımda buluyordum. 8 ay böyle geçti. Peki son 1 ay içinde neler mi oldu? Bir defter aldım ve yazı yazmaya başladım. Bir baktım tüm sayfalar onun için dökülen gözyaşlarıyla dolu. Bir an durdum düşündüm, tüm sayfaları (yaklaşık 100-150) baştan sona okudum. Aslında ona bir duygumun olmadığını, beni değersiz hissettirdiğini, kendime saygı duymadığımı, hayatımın düzensiz olduğunu gösterdi o sayfalar. Anlamış oldum. Hep aslında karşıma çıkan insanların ortak özellikleri beni değersiz hissettirmeleri, belirsiz olmaları ve sınırlarımın olmaması dolayısıyla bunu kullanmalarıydı. Bilmiyorum inanır mısınız ama içimde o an bir ışık belirdi sanki. Son 1 ay içinde spora ve işlerime döndüm. Fark neydi biliyor musunuz? Bu sefer tüm bunları kendim için yapıyordum, onu unutmak için değil. Aynı anda birçok insan hayatımdan çıktı (frekanslarımız artık farklı olduğundandır) ve üst üste çıktıkları için düşündüm. Yine hepsinin bir ortak noktası vardı ! Gelecek için hedefleri, hayalleri yoktu ve öylesine yaşıyorlardı. Hayatımdan çıkan insanlar için hiç üzülmedim çünkü buna zaman kalmadan yeni insanlar girdi hayatıma. Evren boşlukları sevmez ve hemen doldurur, bu sözü tüm doğruluğyla yaşamış oldum.
Demem o dur ki, ilişkileri savaş alanı olarak görmekten vazgeç ve bir okula dönüştür. Her olay senin gelişebilmen, benliğine ulaşabilmen için olan yapıtaşlarıdır.
Bu konu hakkında daha detaylı bir yazı paylaşmamı istersen bana ulaş!
Sevgiyle kal…



Yorumlar